Salgın hastalıklar, enerji kaynaklarının tükenmesi, çevre kirliliği… derken insanlık yakın gelecekte çok ciddi bir tehditle daha karşı karşıya; “Antibiyotik Cehennemi”…

Gereksiz ya da yanlış antibiyotik kullanımı nedeni ile bu ilaçlara karşı direnç geliştiren bakteriler gelecekte büyük tehdit olacak. Uzmanlar bu soruna ciddi bir şekilde tedbir alınmadığı ve antibiyotik kullanımı bu hızla devam ettiği takdirde antibiyotik öncesi dönemleri hatırlatan bir sonuçla karşılaşılacağı, en basit bakteriyel enfeksiyonların bile ölümle sonuçlanabileceği konusunda yetkilileri uyarıyor.

Gelişmiş ülkelerde hastalıklara yönelik antibiyotik kullanımı, diğer ilaçlar ve doğal yönetmelerden sonra 5. sırada yer alırken, ülkemizde her geçen gün yanlış ve gereksiz antibiyotik kullanımı artıyor. Ülkemizin yıllık ilaç harcamasının yüzde 10-15’i antibiyotik kullanımına giderken, ilaç tüketiminde antibiyotik kullanımı ilk sırada yer alıyor. Türkiye Antibiyotik kullanımında ne yazık ki Avrupa’ da birinci.

Özellikle kış aylarında artan üst solunum yolları enfeksiyonu, grip, nezle, sinüzit, bademcik iltihabı, farenjit gibi enfeksiyonlarda ve romatolojik hastalıklarda sıkça rastlanan antibiyotik kullanımlarının gerçekten gerekli olup olmadığı kimse tarafından sorgulanmıyor. Ülkemizde reçetesiz antibiyotik kullanımının yasaklanması önemli bir adımken, yine de antibiyotiklerin yanlış ya da gerekli doz ve sürede kullanılmaması büyük bir tehdit unsuru olarak gerçekliğini koruyor.

Antibiyotiklerin gereksiz kullanımı ya da uygun kullanılmaması sonucu doğada aslında mevcut olmayan bakterilerin ortaya çıkabileceğini vurgulayan bilim adamları, dirençli bakterilerin gelişebileceğini, bunun ise insan sağlığını tehdit eden önemli bir risk ve ayrıca çevre kirliliği olacağını belirtiyorlar. Bu durum, tamamıyla masum, hiç antibiyotik kullanmayan kişileri de etkileyecek şüphesiz.

Bilinçsiz Antibiyotik kullanımı Bağışıklık Sistemini zayıflatıyor…

Özellikle çocuklarda kışın sıkça görülen grip ve nezle vakalarında bilinçsiz ve gereksiz antibiyotik kullanımının bağışıklık sistemini zayıflattığı görüşünde birleşen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı birçok doktor, hemen antibiyotik kullanmak yerine doğal ve dengeli beslenmenin önemine dikkat çekiyor.

“Gut” dergisinde yayımlanan bir araştırma sonucu ise, uzun süreli antibiyotik kullanımının bağırsak kanseri riskini ve bağırsak kanserinin öncülerinin gelişme ihtimalini arttırdığını ortaya koyuyor. Çünkü uzun süreli antibiyotik kullanımı, bağırsaktaki bakterilerin sayısını ve cinsini değiştirerek, metabolik veya patolojik süreçleri tetikliyor ve bağırsak florasını etkiliyor.

Kısacası ilacı, özellikle de antibiyotik kullanımını son çare olarak görmeli, mevsimine göre taze sebze ve meyve ile beslenmeye dikkat etmeliyiz. Bu sayede hem kendimiz hem de çocuklarımız için, gelecekte insan sağlığını tehdit etmesi olası risklerden korunabiliriz. Birçok açıdan tehditle karşı karşıya olduğumuz gelecekte dirençli bakterilerin sağlığımızı tehdit edecek en önemli risk olduğunu unutmadan, gerekmedikçe ilaç ve antibiyotik kullanmama konusunda uzmanları dinlemekte fayda var…